Ömür acımasızca geçiyor beyler. Her geçen gün biraz daha olgunlaşsam da, içimde halen yeterince pislik var. Kötü biriyim galiba, yaşadığım bazı şeyleri de hak ettiğime inanıyorum ama salt kötü biri değilim, buna eminim. Bir parça da olsa vicdan taşıyor, iyi olmaya da çalışabiliyorum. Ha şu var, kötü biri dediysem azılı suçlu gibi kesinlikle değilim, sadece düşüncelerimde epey terslik var. Zaman zaman da sağlıklı ve iyi niyetli düşünebiliyorum. Dengesiz bir durum. Şu son günlerde bazı açılardan oldukça iyiyim aslında, düzenli okula geliyor, bitirmek için elimden geleni yapıyor, kilo vermeye çalışıyor, intiharı aklıma getirmiyorum. Lakin ömür o kadar hızlı geçiyor ki, daha okula ilk geldiğim günleri dün gibi hatırlıyorum. Aradan 7.5 sene geçti oysa ki. Ortalama hayatın 10’da 1’i veya %10’u. Ömür harcamışım bu okulda, daha 1 – 1.5 sene de var üzerine. Büyük bir aksilik çıkmazsa bitiririm ama hayatımın çoğu boşa akmış gibi hissediyorum. İşe girebileceğimden şüpheliyim, girsem bile ne kadar para alacağım belirsiz. Gerçi bu tipik mühendis sorunu, neyse ki parasal konuda pek de sorunum yok ama yıllar sonra ne olacağı da belli değil, o yüzden işe girmek gerekiyor maalesef. Bakalım, bugün 9300. günüm, son 7.5 yılı berbat geçen ömrüm, 18 yaşına kadar fena değildi oysa ki. Çocukluğum bence güzel geçti, ergenlik de yine fena değildi. Sonraki zamanlar kötü geçti, dilerim tam anlamıyla toparlanabilirim. Hep aynı şeyler işte.