seyirci olmak

İlk önce kızla başbaşa kalma konusunda bir girişimde bulunabilirsin. Özgüvenin var ama reddedilmekten korkuyosun yine de. Yani özgüvenini baskılayan bir durum söz konusu. Kazanmadigin bir şeyi kaybedemezsin o yüzden bu duygu durumundan sıyrıl. İlk önce başbaşa çay kahve bira bir şeyler için. Özelden bir bahane bularak yazmakla başlayabilirsin. Eğer olası yoksa zaten olmaz ve boşu boşuna kendini seyirci konumuna düşürmüş ve uzun bir süre daha sadede izlemiş olursun hayatı. Olası varsa bu konumdayken olması imkansız muhtemelen başka birinin gelip kızı götürmesini izleyeceksin. Bir şeylerin farkındasın ama harekete gecmiyosun. Korkma, risk alanlar her zaman kazanmaz ama kazananlar risk alanlardır

Hayatı izleyici olarak yaşamak diğer alternatife göre daha kolay olduğundan dolayı bu durum böyle. İnisiyatifi alıp karşındaki insanla bir bağ kurmak, bunun için bir adım atmak güçlü bir irade gerektiriyor sonuçta. Sosyal ilişkilerde insanoğlu soğukta kendilerini ısıtmaya çalışan kirpiler gibi. Fazla yaklaştığında birbirinin dikenlerine batan, fazla uzaklaştığında soğuktan ölüm riskiyle karşı karşıya olan kirpiler. Sen şu anda yeterince yaklaşmadığın için soğuktan donmakta olan bir kirpisin. Diğer kirpiye yaklaştığında ister istemez acı çekeceğine ve/veya çektireceğine yüzde yüz eminim. Ancak yinede yaklaşacaksın o kirpiye. Çünkü artık o sıcaklık duygusunu özlemişsin. Bir ihtiyaç olmuş artık eh? Heh işte bu da ilişkilerin mazoşistik döngüsü benim gözümde. Neyse neyse.

Hey eğer hayatı seyirci olarak yaşamak istemiyorsan o inisiyatifi almak zorundasın. Kendi kararlarını kendin verebileceğin, acı çektiğinde sorumlunun sadece sen olduğun, acılı ama özgürleştiren bir yol. Heh zaten belli bir farkındalığa sahipsin. Neden seyirci olasın ki zaten diye kendini sorgular vaziyettesin. Bu farkındalığı kullanıp hayatında nelerin seni tuttuğunu, hayatta neleri istediğini ve neden istediğini düşünmen lazım. Ve en zor kısım olarakta gerçeğe dönüştürmek için harekete geçmen. O ilk adımı atman. Her zaman zordur o ilk adım. Çoğu kişi ilk adımda eski hayatına geri döner. Ancak sen hayatını değiştirmek, artık kendi hayatında bir seyirci olmak istemiyorsan… Eh devamını getirmekten başka bir seçeneğin yok değil mi? Heh şimdiden kolay gelsin. İhtiyacın olacak.

Bir kere reddedilme korkun olmasın ki olmazsa önüne rahat bakarsın hayat kısa boşuna bekleme. Diğer düşünceler için de ben de 28 yaşındayım ve seninle aynı duyguları paylaşıyorum.

sonradan pişman olmaktansa hislerini karşıdakinin de bilmeye hakkı olduğunu düşünüyorum Reddedilsen bile içinde tutmaktan daha çok rahatlatır bu seni emin ol üç günlük dünya zaten bazı şeyler ertelemeye değmiyor

Benim eski sevgili de arkadaşımdı hatta hoşlandığımı öğrendiği zaman kendisinden uzak tutmaya çalıştı falan filan ama garip bir çekim vardı sanki sonra kendisi istedi sevgili olmayı , her neyse böyle kendi kendine düşünüp o düşünceyi kendine yük etmek yerine duruma uygun olarak yaklaşmanı tavsiye ederim . Ya olmazsa da dünyanın sonu değil bu hayatta önceliği kendimize vermemiz gerekiyor diye düşünüyorum

Reddedilmek bir süre seni üzer sonra geçmişi değiştiremem dersin geçersin ama pişmanlık cesaret edemediğinin pişmanlığı ömür boyu sürer ve sürecek

Hep kızlar tavsiye vermiş sana erkek adam tavsiyesi lazım.

Seviyorsan ve bir şeyler yaşamak istiyorsan açılacaksın. Elini çok fazla korkak alıştırmayacaksın. Film ve dizilerden öğrendiğin klişeleri taklit etmeyeceksin.

Sen bu kızın yanında kankası gibi takıldıkça kızın senin erkekliğine olan inancını yitirmesine sebep olursun. Kız seni kız arkadaşı gibi görmeye başlar. Ve bir erkeğe yakışacak şekilde cesaret gösterip konuşamaz ya da açılamazsan zaten kızın gözünde de çekiciliğin kalmaz.
Reddedilirsen ne olacak? Zaten kızla aranızda bir ilişki yok. İki dakika sohbet edip yüzünü görmek için asıl istediğin şeyden vazgeçip kankalık yapacaksın…
Rahat ol. Yürü. Sonra başkasına da yürü. Şansını dene