Arkadaşlar çoğu kişinin bildiği üzere uğur kutay’ın dersinde kullandığı iddia edilen peygamberi aşağılama ve hakaret içeren konuşmasından(?) rahatsız olanlar şikayetçi olmuş. Bunun ispatlanmasından ziyade, eğer gerçekten böyle bir şey varsa bir liberal olarak değerlendirmek istedim=
İfade özgürlüğünün sivil hayattaki sınırı tartışılabilir. Fakat ifade özgürlüğünün bir alt kümesi olan akademik özgürlük sınırları tartışılması mümkün olmayacak bir konudur. AİHS’ne göre(avrupa insan hakları sözleşmesi) ifade özgürlüğü çoğu sebepten sınırlandırılabilir, fakat akademik özgürlüğün sınırlandırılmasını kimse umursamaz umursanmamalıdır da. Çünkü akademi bir fikirler çorbasıdır (ve !!her!! fikre açıktır) bu çorba kaynar sizin yemeğiniz olur. O fikirleri sansürlerseniz yiyecek yemeğiniz kalmaz. Bu peygamber, atatürk, hükumet, muhalefet, türk tarihi, feminizm, lgbt gibi türk toplumunun duyarlı olduğu konularda da geçerlidir. Toplum yanlış yapabilir, kafası karışabilir ama yıldız öğrencisi seçilmiştir ve rasyonel düşünmelidir.

İfade özgürlüğünün hem faydacı yönü hem de bireysel yönü dolayısıyla akademide gerçek anlamda istediğiniz her şeyi ifade edebilmelisiniz. Bundan dolayı bir öğrenciyi veya öğretmeni tehdit etmek suçtur.
Aynı şekilde insanların toplanma özgürlüğü de vardır. İsteyen istediği gibi toplanıp protesto yapabilir(şiddet amacı gütmüyorsa), ki bunu engelleyenler de ifade özgürlüğünü kısıtlamaktadır. Dışarıdan insanların üniversiteye girmesi ayrı bir konu, onun farklı tartışılması gerekir.

Eğer üniversite mensubuysanız sıradan insanlardan ayrılmış, seçilmiş olduğunuzu bilmeniz ve bu sorumluluğu üstlenmeniz gerekir. Eğer bu sorumluluğu kaldıramayacaksanız üniversite okumayın.

İnsanları özgür bırakın.
Laissez faire laissez passer!

Admin kabul edersen çok mutlu olurum.